Müşteri Yorumları

Resimlere bakarken anladım ki, ben o resme bakarken diğer insanların gördüğü şeyi göremedim. Bir konuya karar verirken diğer görüşleri de hesaba katmak lazım. Çünkü biz kaçınılmaz olarak önyargı içeririz, ne kadar çalışsak da bazen kaçamayız. Bunu nasıl aşarız? Beynimiz ve aklımız var. O da kolektif akılla mümkün.

İyi ki bu eğitime gelmişiz. Tohumu toprağa atarak, filizleri yeniden göğün yüzüne çıkardık. İnsan odaklı olmanın ne kadar önemli olduğunu anladık. Çözümün insanın kendisinde olduğunu, hele hele insan kendi içsel sorunlarını çözerse dışarıya daha pozitif bakabileceğini daha çözüm odaklı olarak bakabileceğini gördük. Rahatsız olmamız gereken şey aslında kendimizizdir. Kötü insan yoktur. Kötülük insanın içine sonra girer. Bunun olmaması için önce öncelikle kendimin farkında olmaya, duygularımı yakalamaya, olayları tepkisel olmadan değerlendirme eylemleri yapacağım. İçteki problemini çözmeyen insanın dıştaki problemi çözmesi imkansızdır.

Benim için önemli olan güven, etkin dinleme, çözüm odaklı olmaktı. Misafirlerle birebir iletişim içinde olduğumuzdan etkin dinledikten sonra çözemeyeceğimiz bir problem yoktur. Ancak etkin bir şekilde dinlemezsek ne diyeceğimizi, problemi nasıl çözeceğimiz konusunda kuşkuya düşebiliriz. Bu nedenle benim için eğitim sonrasında pozitif bir etki olduğunu gözlemledim. Eğitim öncesinde misafiri tam olarak dinlemediğimi, sonuç odaklı hareket ettiğimi fark ettim. Misafiri başından sonuna kadar dikkatli dinlediğim zaman, daha kolay çözüme ulaşabileceğimi düşünüyorum.

Ben kendime neyin iyi geldiğini, neyin mutlu ettiğini bulmuş ve aslında uygulayan bir insandım. Ama iş ev arası gidip gelmelerimde, bunların hepsini ihmal ettiğimi fark ettim. Mesela tekrar yürüyüş yapmayı, kitap okumayı,  yeni dergiler alıp sahil kıyısında oturup okumayı ihmal ettiğimin farkına vardım. Şimdi bana iyi gelen alışkanlıklarıma dönüp negatif enerjiyi üstümden atmaya karar verdim. Ben artık sakinliği, kendime izin vermeyi seçiyorum şu an. Böylece işime daha iyi odaklanacağım.

Bir şeylere farklı bakabilmeyi, olayları sadece bizim gördüğümüz gibi değil, farklı bakış açılarıyla diğerlerinin gözüyle de görmek gerektiği, daha çok önyargılarla hareket ettiğimizi ama durup baktığımızda o önyargılar kalktığında daha farklı şeyler görebileceğimizi hissettim. Takım oyunlarında yakaladığım en önemli şey, biz ruhunun ve kolektif olmanın bana sağladığı katkının büyüklüğü oldu.

Buradan ne ile ayrılıyorum, alışkanlıklarımızdan vazgeçmemiz gerektiğini çok iyi anladım ama dediğiniz gibi her şeyin bir zamanı var. Farklı şekilde bakmayı öğrendim hayata biraz daha. Bir olay olduğunda hemen tepki vermeden bir durup düşünerek onu karşındaki ile bir empati yaparak ve değerlendirerek neden ve niçin’i sorgulayarak zaten bütün hedeflerimize ulaşabiliriz. Bir şeye başlarken her zaman olumsuz değil de olumlu hedeflemek bundan sonraki amacım. Kattığınız her şey için çok teşekkür ederim.

İyi bir plan yaparak zamanı kullanmada ve sorunları çözme konusunda gerekli yöntemleri kullanmam için hizmet edecektir. İş ve aile hayatımda işleri ertelemeye ve son güne bırakma alışkanlığından kurtulmakla ilgili süresi belli hedeflerimi çıkartmak bana çok iyi geldi. Ne istediğimi ve bunun için ne yapacağımı biliyorum.

Kart oyunundan ve yaratıcılık oyunundan etkilendim. Fotoğraflar sayesinde farklı bakış açıları benim için de önemliydi, hiç aklıma gelmeyecek şeyleri gördüm ve güzel oldu. “Ben yapmalıyım, etmeliyim”den ziyade “istiyorum” diyebilmek. “Niçin” sorusunun gücünün farkına vardım. İletişim kurarken, konuşurken çok varsayıyoruz her şeyi anladığını sanıyoruz ya da o bir şey sorarken daha detaylı olsun istiyoruz. Bu çok temel ve siz burayı güzel açıkladınız.

Bu eğitimden çıkardığım şey, aslında insanların her şeyi yapabileceği, negatif taraftan pozitif tarafa insanın kendi kendini geliştirebileceği, bakış açınızı değiştirdiğinizde aslında ne kadar mutlu olabileceğiniz, ne kadar başarılı olabileceğiniz. Teşekkür ederim.

1. Bugün oldukça endişeli, soru işaretli, kaygılı ve heyecanlı başladığın “karanlık” yolculuğun, aslında korktuğun kadar karanlık olmadığını, yanındaki destekler ile birlikten kuvvet doğurarak, zor diye düşündüğün faktörlerle nasıl baş edebileceğini, keyifli hale getireceğini eğlenerek öğrendin. Aslında hayatta tabular yoktur, zorlukları biz zihnimizde büyüterek birer sorun yumağı haline getiriyoruz. Neler yapabileceğimizi eğlenerek tecrübe ettiğimiz için çok çok memnunum.
2. Hayatımın teknolojiden ibaret olmadığını algıladım. Bu nedenle hayatımda teknolojiyi bir kenara bırakıp, sevdiklerimle daha fazla zaman geçireceğim. Hayatta iletişimin sadece gözle değil, hissederek de yaşanabileceğini algıladım. Ailede, iş hayatımdaki güvenin önemini burada sorguladım. Bizler bir gemideyiz, bu gemide birbirimize güvenerek dümeni hedefe doğru döndürebilmeyi başarabiliriz.
3. Bu yaşadıklarımdan sonra, hayatın farklı renklerle de yaşanabileceğini, her şeyin inanma ve samimiyetle sonuçlanabileceğini, diyaloglarla daha iyi çözüm bulunabileceğini anladım. Artık her şeye, yeni bir bakış açısı ile bakacağım. Bu da mutluluğu getirecek.
4. Çalışanlarımı daha iyi anlamak için bilmiyormuşum gibi yaparak, onlara güvenerek, hislerime güvenip onları daha fazla kullanarak, acaba ile yaklaşmayarak, sorarak herkese aynı hakkı vermeyebiliyoruz, görüntüye göre sınıflandırabiliyoruz. Herkesi eşit anlamaya çalıştığımda, empatinin de hakkını veririm. Kendinin farkına varıp neye ihtiyaç varsa sakin kalabilmeyi öğrendim.
5. İnsanların ne istediğine değil, ihtiyaçlarına odaklanmayı, varsaymamayı, sormayı alıyorum.

1. Gerçek hayatta ne kadar çok konuşup birbirimizi dinlemediğimizi fark ettim. Anlamanın susmakla başladığını anladım. Kendi ön yargılarımızın dışına çıktığımız zaman kendimizi de karşımızdakini de kendi gerçeği ile olduğu gibi anlayabiliyoruz.
2. İlk önce yapamayacağım diye düşündükten sonra odaklandıkça ve etrafımda herkesin gösterdiği çabayı görünce rahatladım ve başardım.
3. Kulaklıkları ilk taktığımda karşılaştığım sessizlik bana sakinlik getirdi, iyi hissettirdi. Odaklanmamı sağladı. Odaklanma ihtiyacımda gözlerimle birlikte kulaklarımı da devre dışına alacağım.
4. Duyguları, düşünceleri beden diline, mimiklere yansıtmanın ve onları okuyabilmenin ne kadar etkili olduğunu gördük. Sessizlikte diyalogda duymadan konuşmadan anlaşmak, daha fazla dikkat etmemizi ve odaklanmamızı sağladı.
5. Ortak niyet vardı, bu niyetin peşine düştük ve anlaştık. Yapabiliriz duygusu yüceldi. Gerçek hayatta çok az kelimeyle de anlaşabileceğimizi fark ettik.
6. Gerçek hayatta dinlemekten çok anlatacağımız şeye odaklanıyoruz. Burada ise anlamaya odaklandık.
7. Başkasının anladığından emin olmak, hiç bu kadar önemli olmamıştı.